OBJECTIVE: Drug utilization studies (DUS) provide a framework for drug utilization at the national or targeted population level and important information on unmet medical needs, particularly in assessing the rationality of drug use. We aimed to systematically review DUS conducted in Turkiye.
METHODS: We examined 162 DUS with an accessible full-text, published as “research articles” and conducted in Turkiye between 2000 and 2021 using medical records and prescription data. We included English or Turkish papers with English abstracts. We examined the scientific characteristics of the publications, source of the data, place/time of collection, research designs, and studied drug groups.
RESULTS: We found that 79.6% of articles were in English, 45.1% were listed in SCI/SCIE, and 63.0% were on the WOS platform with 3.5 (interquartile range: 1–15) citations. The mean study period and publication time were 2.9±3.1 and 2.9±2.1 years, respectively. The highest number of studies (17.9%) were published in 2021 and (26.5%) were conducted nationwide. We identified that 93.8% of the studies had retrospective design, 67.8% were conducted in secondary/tertiary health-care institutions, and 54.9% used direct hospital data. We detected that 68.5% of the studies were conducted on the general population, 19.1% on adults, 12.4% on children, and 44.4% were antibiotic oriented.
CONCLUSION: Our study showed that a significant portion of the DUS, the trend of which has gained momentum in recent years, was antibiotic focused and conducted with a retrospective design from hospital-based data collected on the general patient population. This situation points to the necessity of expanding the existing DUS range by effectively using the new advantages provided by medical record databases and conducting more DUS that can provide critical clues for specific patients and drug groups.
Giriş: İlaç kullanımı çalışmaları (İKÇ), ülke veya hedef popülasyon düzeyinde ilaç kullanımına dair bir çerçeve sunmanın yanı sıra bu kullanımın rasyonalitesinin değerlendirilmesi başta olmak üzere karşılanmamış tıbbi ihtiyaçlar hakkında da önemli bilgiler sağlar. Bu çalışmada Türkiye’de yapılmış İKÇ’lerin sistematik olarak incelenmesi amaçlandı.
Yöntem: Türkiye’de 2000-2021 yıllarını kapsayan dönemde tıbbi kayıt ve reçete verilerinden yararlanılarak yapılmış ve “araştırma makalesi” olarak yayımlanmış, tam metnine erişilebilen 162 İKÇ incelendi. İncelemeye İngilizce yayınlar veya İngilizce özeti bulunan Türkçe yayınlar dahil edildi. Analizlerde yayınların bilimsel nitelikleri, verinin kaynağı, toplama yeri ve zamanı, çalışmaların tasarımları, araştırılan ilaçların grupları gibi parametreler ele alındı.
Bulgular: Makalelerin %79,6’sının yazım dilinin İngilizce olduğu, %45,1’inin SCI/SCIE’de taranan dergilerde yayımlandığı, %63,0’ünün WOS platformunda kayıtlı olduğu ve medyan 3,5 (IQR: 1-15) atıf aldığı saptandı. İKÇ’lerin %44,4’ünün antibiyotik temelli çalışmalar olduğu belirlendi. Ortalama çalışma periyodu ve takiben yayına dönüştürme süresi sırasıyla 2,9±3,1 ve 2,9±2,1 yıldı. En fazla çalışmanın %17,9 (n=29) ile 2021’de yayımlandığı bulundu. Çalışmaların %93,8’inin retrospektif tasarımla ve %67,8’inin ikinci/üçüncü basamak sağlık kurumlarında yapıldığı, %54,9’unun doğrudan hastane verisi içerdiği belirlendi. Kapsam olarak çalışmaların %68,5’inin genel popülasyonda, %19,1’inin sadece erişkinlerde, %12,4’ünün ise çocuklarda yapıldığı bulundu.
Sonuç: Çalışmamız ülkedeki trendi son yıllarda ivme kazanan İKÇ’lerin önemli bir bölümünün antibiyotik odaklı olduğunu ve daha çok genel bir hasta popülasyonunun hastane kaynaklı toplanan verilerinden retrospektif tasarım ile yapıldığını göstermektedir. Bu durum tıbbi kayıt veri tabanlarının sağladığı yeni avantajların da etkin kullanılmasıyla mevcut İKÇ yelpazesinin genişletilip belirli hasta ve ilaç gruplarına ilişkin kritik ipuçlarını sunabilecek daha fazla İKÇ’nin yapılmasının gerekliliğine işaret etmektedir. (NCI-2022-12-10)