ISSN: 2148-4902 | E-ISSN: 2536-4553
Seeking predictors for paroxysmal atrial fibrillation in stroke with an online clinical database [North Clin Istanb]
North Clin Istanb. 2020; 7(4): 378-385 | DOI: 10.14744/nci.2019.91668

Seeking predictors for paroxysmal atrial fibrillation in stroke with an online clinical database

Sefik Evren Erdener
Hacettepe University, Institute of Neurological Sciences and Psychiatry, Ankara, Turkey

OBJECTIVE: A considerable fraction of ischemic stroke cases remain cryptogenic and there is increasing data suggesting the role of missed paroxysmal atrial fibrillations (pAF) in at least a number of these cases. Since electrophysiological identification of pAFs can be challenging, there has been an accumulation of proposed predictors and biomarkers for pAFs. The predictive values of these is varying and sometimes conflicting among studies. Therefore, we aimed to verify a fraction of previously reported parameters for pAF detection by investigating an independent clinical sample.
METHODS: Using a publicly available data downloaded from the MIMIC-3 intensive care unit database, we tested the predictive role of particular risk factors and biomarkers for pAF detection after ischemic stroke in 124 patients with ischemic stroke admitted within 24 hours of stroke onset.
RESULTS: Our evaluation revealed a strong association of older age in women, as well as admission National Institutes of Health Stroke Scale (NIHSS) and discharge modified Rankin Scores (mRS) in both sexes for pAFs, in patients that were in sinus rhythm on admission. We also detected a trend for lower gender-adjusted hemoglobin in patients with pAF, although the difference was insignificant. On the other hand, we did not find any significant association of pAF detection with some other previously reported biomarkers: serum magnesium level, leukocyte count, neutrophil/lymphocyte ratio or left atrial dilatation.
CONCLUSION: Even though our analysis did not reveal a strong and specific biomarker to predict pAFs after stroke, it identified key risk factors. It may be necessary to consider the possibility of pAFs and perform rigorous evaluation to prevent further events of embolic stroke in female patients older than 75 years, with more severe neurological deficits on admission, higher disability on discharge and also with relatively lower hemoglobin level. This first study from Turkey using clinical data from the MIMIC-3 database also demonstrates the value of publicized clinical data for confirmatory studies on various medical fields across the World.

Keywords: Clinical markers, database; embolism; paroxysmal atrial fibrillation; stroke.

Seeking predictors for paroxysmal atrial fibrillation in stroke with an online clinical database

Sefik Evren Erdener
Hacettepe University, Institute of Neurological Sciences and Psychiatry, Ankara, Turkey

GİRİŞ ve AMAÇ: İskemik inme vakalarının önemli bir bölümü kriptojenik kalmaktadır ve giderek artan sayıda çalışmalar paroksizmal atrial fibrilasyonun (pAF) bu vakaların en azından bir kısmından sorumlu olduğuna işaret etmektedir. pAF’ların elektrofizyolojik yollarla gösterilmesi oldukça zor olabilir. Bu nedenle pAF’lara ilişkin bir çok prediktör ve biyobelirteç geçtiğimiz yıllarda önerilmiş olup, bu parametrelerin prediktif değerleri çalışmalar arasında değişiklik göstermekte, bazen de çelişmektedir. Bu nedenle daha önce pAF’larla ilişkili olabileceği önerilmiş olan parametrelerin bir bölümünün, bağımsız bir klinik örneklemde test edilmesi, bu çalışmanın ana hedefini oluşturmaktadır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: MIMIC-3 yoğun bakım ünitesi veri tabanından indirilen araştırma amaçlı veri kullanılarak, şikayetlerin başlangıcından itibaren 24 saat içinde hospitalize edilmiş olan 124 iskemik inme hastasında, pAF saptanması yönünden belirli risk faktörleri ve biyobelirteçlerin prediktif roller istatistiksel olarak incelenmiştir.
BULGULAR: Yapılan değerlendirme, kadınlarda ileri yaşın yanı sıra, tüm cinsiyetlerde kabul sırasındaki National Institutes of Health İnme Skalası (NIHSS) ve taburculuk sırasındaki modifiye Rankin Skalası’nın (mRS), gelişinde sinus ritminde olan hastalarda sonradan saptanan pAF’larla ilişkili olduğu görülmüştür. Ayrıca pAF görülen vakalarda, istatistiksel olarak anlamlılık düzeyine ulaşmamasına rağmen, cinsiyete göre düzeltilmiş hemoglobin düzeyinin daha düşük olma eğilimde olduğu saptanmıştır. Diğer yandan, pAF saptanması ile serum magnezyum düzeyi, lökosit sayısı, nötrofil/lenfosit oranı veya sol atrium dilatasyonu gibi, daha önceden literatürde önerilen parametreler arasında herhangi bir ilişki bulunamamıştır.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Değerlendirmemiz inme sonrası pAF’ların saptanması için çok güçlü ve spesifik bir belirtece işaret etmemiş olmasına rağmen, özellikle 75 yaşın üzerindeki kadın hastalarda, gelişinde daha ağır nörolojik defisite ve taburculukta daha ağır özürlülüğe sahip, ve ayrıca görece daha düşük hemoglobin düzeyi olan kriptojenik inme vakalarında, pAF olasılığının özellikle dikkate alınması ve bu vakaların daha sonradan tekrarlayabilecek embolik inmelerin önlenebilmesi için ayrıntılı olarak incelenmesi gerekebilir. Burada sunulan, MIMIC-3 klinik veri tabanı kullanılarak gerçekleştirilen Türkiye’den ilk çalışma, aynı zamanda erişime açık online klinik veri tabanlarının dünya çapında farklı tıbbi alanlardaki doğrulayıcı çalışmalar için değerini ortaya koymaktadır. (NCI-2019-0083.R1)

Anahtar Kelimeler: Embolizm, inme, paroksizmal atrial fibrilasyon, klinik belirteçler, veri tabanı.

Corresponding Author: Sefik Evren Erdener
Manuscript Language: English
×
APA
NLM
AMA
MLA
Chicago
Copied!
CITE
LookUs & Online Makale